23 Aralık 2009 Çarşamba

TÜRKİYE FİNANS, 400 YENİ PERSONEL ALACAK

Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, banka müşterilerinin yüz yüze iletişime önem verdiğini belirten Türkiye Finans Katılım Bankası Genel Müdürü Yunus Nacar, 'Burada müşterinin ihtiyacını bilen, ona danışmanlık hizmeti verecek ve büyümesi için ona yön verecek uzman bankacılara ihtiyaç var. Alışılagelmiş bankacılık sisteminden farklı olarak hizmet verecek bu tip bankacıları yetiştirmek istiyoruz. 2010 yılında 400 yeni personel alacağız' dedi.
Yüzde 60 hissesi 2008 yılında Suudi Arabistan merkezli The National Commercial Bank (NCB)'ye satılan Türkiye Finans Katılım Bankası'nın geri kalan hisseleri Boydak ve Ülker Grubu'na ait. Yeni ortaklıkla daha da güçlendiklerini anlatan Türkiye Finans Katılım Bankası Genel Müdürü Yunus Nacar, 2010 yılına ilişkin Türk bankacılık sektörü ve ekonomiye ilişkin öngörülerini şöyle aktardı:
ESKİ KARLAR KALMAYACAK
Ülkemizin yakaladığı siyasi istikrar sonrasında hızla düşen faiz oranları, kriz tedbirleri doğrultusunda uygulanan politikalarla neredeyse dip noktasına ulaştı. İlerleyen dönemlerde yaşanan ekonomik gelişmelere paralel olarak faizlerde bir miktar yukarı yönlü hareket olmasını bekliyoruz. Ancak bu hafif yükselişe rağmen bankaların daha önceki yıllardaki gibi rahat kar edemeyecekleri çok aşikar. Birer ticari işletme olan ve kar etme hedefiyle faaliyetlerini sürdüren bankalar elbetteki kar etmeye devam edecek. Yalnız daha önceki yıllarda yüksek faiz oranlarıyle yaptıkları karları artık hizmetlerini farklılaştırıp, ürün gamını geliştirerek ve hacimlerini artırarak yapabilecek.
KOBİ'LERDE REKABET ARTACAK
Bugüne kadar bankalar özellikle bireysel bankacılık ve kredi kartları sektörlerinde faaliyet gösteriyor, KOBİ'lerle pek ilgilenmiyordu. Düşen faizlerin etkisiyle karlılıkları düşen bankalar artık hiçbir müşteriyi kaçırmak istemiyor. Son dönemde özellikle KOBİ bankacılığında tüm bankaların ciddi bir yoğunlaşmasına şahit oluyoruz. Bu 2010'da da devam edecek. Düşen faizlerin etkisiyle konut, taşıt ve ihtiyaç kredilerinde artış yaşandığı gözleniyor. Sabit geliri olan kişiler bekleme pozisyonundan harcama pozisyonuna geçecek.
KOBİ'lere 2.5 milyar liralık kredi desteği

2009 yılının son çeyreğinde KOSGEB ile yapılan '100 bin KOBİ'ye 2.5 milyar TL'lık destek' başlıklı protokolün 2.dilimi olan 300 bin TL üst sınırı olan bölümü yeni döneme de uzayacak. Şubelerimizde yalnızca KOBİ müşterilerine hizmet veren uzman sayımızı 2010 yılı içinde 200'den 250'ye çıkartmayı planlıyoruz. Operasyonel alanda merkezileşerek verimlilik artışı sağlamayı hedefliyoruz.
Dolar, 1.50-1.60 TL olur

2010 yılında enflasyonun yönünü yukarı çevirmesiyle birlikte, Merkez Bankası gecelik faizlerinin 2010'un ikinci yarısından itibaren artmaya başlayacağını ve yıl sonunda Merkez Bankası gecelik faizlerinin yüzde 8'e kadar çıkacağını düşünüyorum. Buna bağlı olarak gösterge tahvil faizi yüzde 9.5 -10.5 aralığında oluşur. Dolar kurunun yıl sonunda 1.50-1.60 TL seviyelerinde olmasını bekliyoruz.
Pazar payı yüzde 2'ye çıkacak

KATILIM bankacılığı misyonumuzdan taviz vermeyerek, hizmet kalitemizi ve ürün kapasitemizi artırmayı, böylelikle Türkiye'de bankacılık sektöründe önemli bir oyuncu haline gelmeyi hedefliyoruz. Katılım bankacılığının bankacılık sektörü içerisindeki payı yüzde 5 iken, bankamızın payı yüzde 1,4'lerde. 2010 yılında pazar payımızın yüzde 2 seviyelerinde olmasını hedefliyoruz. Gelişen ekonomik şartlar paralelinde şube açılışlarımız devam edecek. Şube yatırımlarımıza paralel olarak yeni istihdam ihtiyacımız da doğacak. 2010 yılında 400 kişiyi ailemize dahil etmeyi planlıyoruz.
Müşterinin ayağına gidiyoruz

BANKACILIK sektörü son dönemlerde teknolojiyi çok yakından takip etmeye başladı. 3G teknolojisi bankacılık ürünlerine entegre ediliyor. Teknolojiye ve güvenliğe yatırım yapmayan bankaların gelecekte başarılı olabileceklerini sanmıyorum. Bunun yanında halkımız ne olursa olsun yüz yüze iletişime önem veriyor. Artan rekabetle müşteriler artık bankaya değil, banka müşterilere gidiyor. Burada müşterinin ihtiyacını bilen, ona danışmanlık hizmeti verecek ve büyümesi için ona yön verecek uzman bankacılara ihtiyaç var. Alışılagelmiş bankacılık sisteminden farklı olarak hizmet verecek bu tip bankacıları yetiştirmek için yoğun eğitimler gerçekleştiriyoruz. Bunun meyvelerini önümüzdeki dönemlerde alacağımıza inanıyorum.
Ayfer ARSLAN

Hiç yorum yok: