Türk Telekom’un sahibi Lübnanlı Hariri ailesinin ana hissedarı olduğu Turkland (T-Bank) Genel Müdürü Dinçer Alpman, ekonomideki durgunluğun aşılması için hükümetin talebi kamçılaması gerektiğini belirterek, “Bunun da tek yolu enflasyonu yukarı götürmek. Türkiye’de yapılacak ne kadar yol, hastane, okul, baraj, köprü yatırımı varsa öne çekilmeli. Devlet yatırım yapmazsa kimse yapmaz. Devlet baraj, yol, köprü yapacak ki, inşaat sektörü canlansın, istihdam artsın” dedi.Ekonomi ve bankacılık sektörüne ilişkin değerlendirmelerde bulunan T-Bank Genel Müdürü Dinçer Alpman, sorularımızı şöyle yanıtladı:
- Kredi piyasaları açıldı mı?
Eskisi kadar tabana yaygın bir kredi dağıtımı yok. Bankalar biraz daha seçici davranıyor. Bu krizden en çok zarar gören KOBİ’ler, özellikle küçükler oldu. Bankalar hâlâ tüketiciye kredi kullandırmak için kampanyalar yapıyor. İri KOBİ’ler değil, daha çok yıllık cirosu 1-3 milyon TL arası olanlar sıkıntı çekti. Onların kullanabileceği krediler durdu. Mart ayından itibaren TL krediler 20 milyar, döviz kredileri 1.5 milyar dolara yakın arttı. Ama bunlar genellikle yeni yatırımda değil, alacak finansmanında kullanılıyor.
-2010’da bu tablo değişir mi?
O kadar iyimser değilim. Eskiden her kesime kredi dağıtan bankalar standartlarını biraz daha yukarı çekti. Dolayısıyla herkes aynı kişilere kredi pazarlamaya çalışıyor. Büyük inşaat firmaları veya diğer sektörlerdeki üreticilere yurtdışından talep gelecek ki, adam araba üretiyorsa paspasının, sileceğinin siparişini versin. Bunlar olmadığı zaman küçük işletmelerin yapacak işi kalmıyor.
İşsizlik 2010’da artmazsa iyi...
-Peki, sektörün büyümesinde itici güç ne olacak?
Öyle bir şey yok. Krediler büyür ama reel sektörde 2010 yılında yatırım artışı olacağını düşünmüyorum. Gayrimenkul yatırımlarına ilişkin boy boy ilanlar var. Hep aynı şeyler satılmaya çalışılıyor. Başlayan yatırımlar devam eder. Tekrar yurtdışından AB ülkelerinden talep gelirse canlanma olur. Bu şartlarda işsizlik sabit kalırsa Türkiye 2010 yılında şanslıdır.
40 yıl enflasyonla yaşadık, ölmedik
-Türkiye’de bankacılık sektörü ve ekonomiyi gelecek yıl hangi riskler bekliyor?
Türk bankacılık sektörü dünyadaki en sağlam sektörlerden biri. Reel sektör önemli. Reel sektör sıkıntıya girdiği an 2 milyon kişi işsiz kalıyor, istihdam düşüyor. Bence hükümetin yapması gereken şey, talebi biraz kamçılamak.l Talebi kamçılamak için ne yapmalı?Ben olsam biraz enflasyonu yukarı çekerdim. Türkiye’de eskiden kriz olduğu zaman kurlar zıplar, faizler yukarı giderdi. Sonra tekrar balansa geliyordu. Oysa şimdi her şey aşağı gidiyor. Ne kadar yol, hastane, okul, deprem güçlendirmesi ve baraj varsa önümüzdeki 5 yılda hızlandırarak öne çekilmeli.
-Bütçe açığı ciddi sorun iken, kamu harcamaları nasıl artırılacak?
Bütçe açığı olmasaydı 2 milyon işsiz sayısı bugün 2 milyon 750 bine çıkardı. Bu dünya krizi bilinen bütün ezberleri değiştirdi. Herkesi bir enflasyon korkusu sardı. Bu ülkeden çocukluğumdan 40 yaşıma kadar yüzde 70 enflasyonla yaşadım. Hiç de ölmedim yani.
En büyük korkusu siyasi istikrarsızlık
-En büyük korkunuz nedir?
Beni hep korkutan şeyler siyasi şeylerdir. Hükümetin istifa etmesi, değişmesi... Onlarla ilgili profesyonel olarak yapabileceğiniz bir şey yok. l Peki şu anda sizce siyasi istikrar var mı?Türkiye’de anormal bir gündem var. Avrupa’da başbakan yardımcısına suikast girişim ortaya çıksa ortalık karışır. Türkiye’de ise kamuoyu tepkisiz, şerbetlendik sanırım. Dünyanın üç beş yılda hazmedebildiği bilgileri biz iki üç günde bir gazetede okuyoruz. İnsanlar artık paniklemiyor.
İlk defa Türkiye IMF’nin elini büktü
-IMF anlaşmasına ilişkin beklentileriniz?
Bugüne kadar hükümetler IMF önüne ne koyduysa imzaladı. İlk defa Türkiye IMF’in kolunu bükme noktasına geldi ve büküyor. Neden Bulgaristan gibi bir ülkeye Türkiye’nin onda biri büyüklüğünde bir ekonomiye 20 milyar euro verirken, kalkıp Türkiye’ye 25 milyar euro verip ondan sonra çeşitli şartlar dikte ettirmeye kalkarsanız hakikaten kabul edilebilir bir şey değildir. İmzalanacaksa da iyi şartlarda imzalanmalı.
Enflasyon %7-8, dolar 1.68 TL olur
-Piyasalara ilişkin tahminleriniz?
Faiz düşüşlerinin sonuna gelindi. Belki Merkez Bankası bir 0.25 veya 0.50 faiz indirimini son kurşun olarak cebinde tutuyor olabilir. Genel faiz seviyesi yüzde 10 seviyesinde kalır. 9.5-11 arası olur. MB’nin faiz artırımına hemen başlayacağını düşünmüyorum. Enflasyon yüzde 7-8, büyüme yüzde 2-2.5 arasında gerçekleşir. Dolar kuru ise maksimim 1.68 TL olur.
10 şube açıp, 200 kişiyi işe alacak
-T-Bank, gelecek yıl neler yapacak?
2007 yılında yeni ortaklar MNG Bank’ı alınca bankanın iş yapma stratejilerini değiştirdik. O zaman 9 şube vardı, şimdi 25 şube oldu. 2010 yılında 10 şube planımız var. İki tanesini tespit ettik şubat ayında açılacak. Sene sonunu 35 şube ile kapatırız. Ortalama 2010’da 200 kişiye iş yaratma imkânımız olacak.
Ayfer ARSLAN-AKŞAM
28 Aralık 2009 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder