30 Aralık 2010 Perşembe

ENFLASYON VE CARİ AÇIK BANKACILARI KORKUTUYOR

Yıl sonunda 45 milyar dolar seviyesine çıkması beklenen cari açık gelecek yıl bankacıların kabusu! "Ekonominin yumuşak karnı cari açık" diyen banka CEO'ları, gelecek yıl büyümenin yüzde 7'lerden yüzde 4-5 aralığına kadar gerileyeceğini, cari açığın ise 50 milyar doların üstünü görebileceğini öngörüyor. Türkiye ekonomisine ilişkin 2011 kaygılarını ve tahminlerini aktaran finansın zirvesindeki isimlerin ikinci kaygısı ise enflasyon. Enflasyonda yüzde 5.5'luk hedefin tutmayacağı, seçim sonrası emtia ve gıda fiyatlarındaki artış nedeniyle TÜFE'nin yılı yüzde 6 ile 7.5 arasında bir yerde kapatacağı tahmin ediliyor.
Cari açığın sıcak para ile finanse edilmesi nedeniyle yüksek miktarda sıcak para çıkışını önemli bir risk unsuru olarak değerlendiren banka genel müdürleri, dövizde yatay bir seyir bekliyor. Tahminlere göre, dolar 1.45-1.55 TL, euro ise 2 ile 2.062 TL aralığında hareket edecek. Bankacıların üzerinde birleştiği bir diğer nokta ise; seçim yılı olmasına rağmen Türkiye güçlü bankacılık sistemi, dış talebe daha az duyarlı ekonomisi, göreli düşük borçluluk oranları ve makro politikalara duyulan güven nedeniyle yabancı sermayenin çekim merkezi olmaya devam edecek.

ÖZEN: ENFLASYON RİSKİ VAR
Yapı Kredi Genel Müdürü Faik Açıkalın, 2011'de Türkiye ekonomisini yakından ilgilendirebilecek en önemli gelişmenin Haziran içinde yapılması öngörülen genel seçimler olacağını belirtirken, Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen Merkez Bankası'nın politikalarının başarısının 2011 makro ekonomik verilerini de şekillendireceğini vurguladı. Özen, beklentilerini şöyle özetledi: "Muhtemel cari işlemler açığının, 2011 sonunda da yüzde 5 civarında bir büyüme ile 50 milyar dolar üstünü görebilir. Bu senaryoda işsizlik yüzde 11 civarına kadar düşebilir. Merkez Bankası'nın sermaye hareketlerinin TL üzerindeki değerleme baskısını hafifletmek amacıyla yapacağı politika faiz indirimleri, enflasyon üzerinde yukarı yönlü bir risk. Düşük politika faizleri süreci, alınan diğer önlemlerle birlikte ekonomide soğumaya yardımcı olduğu sürece devam edebilir. Bu durum, TL'nin daha fazla değerlenmesi yönündeki baskıları hafifletebilir."

ULUŞAHİN: CARİ AÇIĞA DİKKAT!
Şekerbank Genel Müdürü Meriç Uluşahin'e göre, ekonominin yumuşak karnı hızlı büyüyen cari açık. Türkiye ekonomisi büyürken özellikle ara malı ithal eder; bu, ekonominin karakteristiği. Yüksek ithalat dış ticaret açığına, o da cari açığa yol açar; dolayısıyla, büyürken cari açık verilir. Aslında finansmanı olmayan cari açık yoktur ancak bu finansmanın niteliğine de bakmak lazım. Şu an cari açığı finansmanı sıcak para ağırlığından kaynaklanıyor. Son dönemlerde uzun vadeli yatırımlar için gelen kaynak girişlerinde artış görülmekle beraber kriz öncesinin halen çok altındayız. Bu fonlama yapısı cari açığa dikkati fazla çekiyor. Merkez Bankası'nın para politikasında cari açığı hedef alan önemli değişiklikler var. Politika faizlerindeki düşüşle Merkez Bankası bir yandan sıcak para girişinin hızını kesmeye çalışırken, buna karşılık munzam karşılık oranlarını arttırma politikasıyla düşük faizin neden olabileceği likidite bollaşması, kredi büyümesi ve bunların yaratabileceği enflasyonun önünü kesmeye çalışıyor. MB'nin bu yeni politikası gelecek yıldan itibaren belli ölçüde sonuç verebilir ve böylece büyümeye karşın artmayan cari açık görülebilir."

Nagel: Seçim sermaye
hareketlerini etkileyebilir


Vakıfbank Genel Müdürü Süleyman Kalkan, sıcak para çıkışını cari açığın finansmanı açısından bir risk unsuru olarak değerlendirirken, ING Bank CEO'su Wilfred Nagel'in kaygıları ise şöyle: "Seçim öncesinde kamunun harcama eğiliminin büyümeyi desteklemesi beklense de, seçim sonrasında bir sıkılaştırma görmemiz kaçınılmaz. Seçimin sermaye akımlarında da bir miktar oynaklık yaratması olası görünüyor. 2011 ve sonrası Türkiye ekonomisinde yapısal gelişmelerin daha önemli olmaya başladığı bir dönem olacak. Enflasyon cephesinde ise her ne kadar Nisan ayına kadar yüzde 5,5'lik 2011 sonu hedefine doğru hızlı bir düşüş bekleniyor olsa da, sonrasına dair belirsizlik sürüyor. Gıda, enerji, emtia temel risk unsurları olmaya devam ederken, enflasyon beklentilerindeki katılık da özellikle enflasyon yüzde 6'nın altına düştüğünde para politikası yönetimini zorlaştıracak. Faiz cephesinde ise büyümedeki normalleşme ile birlikte diğer gelişmekte olan ülkelere paralel olarak 2011'in ikinci yarısı itibarıyla artış eğiliminin başlaması beklenebilir."

TL 2011 yılında reel
olarak değerlenecek

TEB Genel Müdürü Varol Civil,
Türkiye ekonomisine ilişkin beklentilerini şöyle aktardı: "Gelişmiş ülke merkez bankalarının genişletici para politikası uygulamalarına bağlı olarak yüksek büyüme potansiyeli nedeniyle gelişmekte olan ülkelere sermaye girişlerinin 2011 yılında da sürmesini bekliyorum. Ekonomik büyüme, işsizlik oranında da bir iyileşmeyi beraberinde getirecek. İşsizlik oranını kalıcı olarak indirebilmek için daha esnek bir emek piyasasına, daha rekabetçi bir Türkiye'ye ihtiyacımız var. Sermaye girişlerine bağlı olarak TL'nin 2011 yılında da reel anlamda değer kazanmaya devam etmesini olası görünüyor. Bu çerçevede, dolar kurunun 2011 yılında 1,45-1,50 aralığında kalması olası görünüyor. Bununla birlikte, euro bölgesinin borç sorunları henüz sona ermemiş durumda ve bu durum küresel piyasalar için bir risk oluşturmaya devam ediyor. Buna bağlı olarak küresel piyasalarda dönem dönem dalgalanmalar görülebilir."

Banka CEO'larının 2011 tahminleri
-----------------------------------------
--Akbank Genel Müdürü Ziya Akkurt:
*Büyüme hızı: Türkiye'nin 2010'da yüzde 7'nin üzerinde, 2011'de ise yüzde 4,5-5 seviyelerinde büyüyeceğini tahmin ediyoruz
*Faiz: Politika faizlerinin yüzde 6,5-7, referans hazine bonosu faizinin ise yüzde 7-8 aralığında gerçekleşeceğini ön görüyoruz.
*Enflasyon: TÜFE bazlı enflasyonun 2011'de yüzde 6 olacağını tahmin ediyoruz.
*Cari açık: 2011 yılı cari açık beklentimiz açığın GSYİH'nın yüzde 5-6'sı civarında olacağı yönünde.

--Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen:
*Büyüme hızı: Yüzde 5
*Enflasyon: Yüzde 6-7
*Cari açık: 2011 sonunda 50 milyar dolar üstünü görebilir.

-Yapı Kredi Genel Müdürü Faik Açıkalın:
*Büyüme: Yüzde 4.1
*Enflasyon: Yüzde 6.7 ile 2010 yılına göre gerileyerek kontrol altında kalmaya devam edecek.
*İşsizlik oranı: Yüzde 10.7 civarında olmasını bekliyoruz.
*Dolar: 1.42 TL
*Euro: 2.062 TL
*Faiz: Gösterge faizlerin yılı yüzde 8.25 düzeyinde kapatacağını öngörüyoruz.

-Vakıfbank Genel Müdürü Süleyman Kalkan:
*Büyüme hızı: Yüzde 3.5
*Enflasyon: Yüzde 7.15
*İşsizlik: Yüzde 11
*Faiz: MB politika faiz oranı tahminimiz yüzde 8
*Dolar: 1.50 TL
*Euro: 2.00 TL

-ING Bank CEO'su Wilfred Nagel:
*Büyüme hızı: Yüzde 4 ile 5 arasında kalma olasılığı güçlü görünüyor.
*Enflasyon: TÜFE enflasyonu beklentimiz yüzde 6.6
*İşsizlik: Yüzde 11.4
*Dolar: 1.45 TL
*Euro: 2.03 TL
*Faiz: Büyümediki normalleşme ile birlikte yılın ikinci yarısında artış eğiliminin başlaması beklenebilir.

-Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş:
*Büyüme hızı: Yüzde 5+ olan uzun vadeli büyüme hedefine paralel büyümesi bekleniyor.
*Enflasyon: 2011'de yüzde 5.5 olan hedef civarında gerçekleşebilir.
*İşsizlik: Gerilemeye devam ederek sene sonunda yüzde 10'lu seviyelerin altına inebilir.
*Faiz: Kısa vadeli faizler azalırken uzun vadeli faizler yatay seyredecek. Bu süreçte yurtiçi gelişmeler kadar yurtdışındaki karışıklığın nasıl yönetileceği ve merkez bankalarının kararları da etkili olacak.

*Şekerbank Genel Müdürü Meriç Uluşahin:
*Faiz: Gösterge tahvil faizi yüzde 8, Merkez Bankası politika faizi yüzde 6.5
*Dolar: 1,55 TL
*Euro: 2,00 TL
*Büyüme hızı: % 4,8- 5,0
*Enflasyon: % 6,4
*İşsizlik oranı: % 10,8
Ayfer ARSLAN-AKŞAM

Hiç yorum yok: