17 Haziran 2010 Perşembe

AVRUPA TOPARLANAMAZSA İKİNCİ DİP DE OLUR ÜÇÜNCÜ DE...

Global krizde en kötü zamanların geride kaldığını ancak Avrupa'daki borç krizinin gözardı edilemeyeceğini dile getiren İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Aykut Demiray, "Avrupa'nın mutlaka toparlanması şart. Eğer toparlanamaz işler kötüye giderse ikinci dip de olur, üçüncü dip de olur. Her şey kötüye gider. Avrupa Türkiye'nin önemli bir ticaret ortağı. Avrupa toparlayamazsa Türkiye ekonomisini çok olumsuz etkiler" dedi.
Global krizin Türk bankacılık sektörü açısından yarattığı fırsatlara da değinen Aykut Demiray, İş Bankası olarak Mısır ve Suriye'de temsilcilik açma girişimlerinin sürdüğünü, Rusya ve Kazakistan'da banka satın alacaklarını belirtirken, Arnavutluk, Makedonya ve Bosna Hersek'i de cazip pazarlar olarak değerlendirdi. Demiray, İş Bankası'nın yurtdışındaki büyüme stratejisini, "Hedef sınır ötesinde küçük sermayelerle çok büyük paralar bağlamadan fidanlar dikmek ve bunların büyümesine çalışmaktı. Önümüzdeki 5-10 yıllık perspektif içerisinde İş Bankası bölgesel güç olma iddiasını çeşitli ülkelerdeki banka ve şubeleriyle gösterecektir" şeklinde özetledi.
İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Aykut Demiray, sorularımızı şöyle yanıtladı:

-Global krizde sizce şu an hangi aşamadayız?
Yunanistan, İspanya ve Euro Zone bölgesindeki sorunlar belirginlik kazanana kadar bu krizin etkilerinin azaldığını düşünüyorduk. Ancak Yunanistan krizi ve Avrupa'daki diğer sorunların global krizle birebir çok ilişkili olmadığını düşünüyorum. Yunanistan veya İspanya ekonomisinin sorunları zaten vardı. Kriz elbette bu sorunları tetikledi ve karmaşık hale getirdi. Ama bu kriz olmasa bile Yunanistan veya İspanya'nın bir süre sonra bir sıkıntıya düşmesi beklenebilirdi. Elbette Avrupa'da olup bitenler de dikkate alınmak zorunda. Krizde en kötü zamanlar geride kaldı. ABD'de bazı göstergeler düzelmeye başladı. Fakat Avrupa'da ortaya çıkan nedenlerle bir dizi sorun yaşayacağız.

MEVDUAT FAİZİ YÜZDE 11'İ BULUR
-Avrupa'daki sıkıntılar nedeniyle ikinci bir dip bekliyor musunuz?
Avrupa'nın mutlaka toparlanması şart. Eğer toparlanamaz işler kötüye giderse ikinci dip de olur, üçüncü dip de olur. Her şey kötüye gider. Avrupa Türkiye için de önemli, dünya için de önemli. Avrupa'daki güven bunalımının, borç bunalımının mutlaka aşılması lazım. Ne yapıp edip AB'nin üyelerini korumaya alması gerekiyor. Avrupa kendini toparlarsa artık yukarı çıkış başlayacaktır.

-Avrupa'daki sorunlar Türkiye ekonomisine nasıl yansıyacak?
Avrupa Türkiye'nin önemli bir ticaret ortağı. Avrupa toparlayamazsa Türkiye ekonomisini çok olumsuz etkiler. Türkiye finans sektörü bu krizden az etkilendi.Şimdi Merkez Bankası bu çerçevede bir çıkış stratejisi ele aldı. Bunun sonucunda da faizlerde bir yükseliş başladı. MB politika faizlerini değiştirmeden yöntemi değiştirerek faizlerin hafif yükselmesine imkan sağlıyor. Teknik faiz ayarlaması denen olay nedeniyle şu anda bankalararası piyasada borçlanma faizi minimum yüzde 7. Buna paralel olarak da diğer faizlerde de artışlar görülüyor. Bu yıl mevduat faizleri de yılın sonuna doğru yüzde 11'leri bulur.

YUNANİSTAN BİZİM İÇİN İLGİNÇ DEĞİL
-Global kriz Türk bankacılık sektörü açısından fırsatlar yaratır mı? İş Bankası olarak yurtdışında büyüme planlarınız nedir?
Almanya'da İsbank Gmhb diye bir iştirakimiz var. 14 şubesi var. 11 şubesi Almanya'da, diğerleri Fransa, Hollanda ve İsviçre'de. Bunlar Bulgaristan, Romanya diğer AB ülkelerinde şube açma ihtimallerini gözden geçiriyorlar. Londra, Bahreyn ve KKTC'da birer şubemiz var. Şanghay'da bir temsilciliğimiz var. Bu ay içerisinde Mısır'da Kahire temsilciliğimizi açacağız. Suriye'de temsilcilik girişimimiz sürüyor. Irak'da Erbil ve Bağdat'da şube açmak üzere çalışmalarımızı yürütüyoruz. Rusya'da ve Kazakistan'da bir banka satın almak istiyoruz. Balkanlara da ayrıca bakıyoruz. Zamanı gelince açıklamalar yapılacak. Ama Rusya'da bayağı bir sona yaklaştık. Kazakistan için de iyi bir plan var. Yıl sonundan önce ilk adımlarını atmış oluruz. Azerbaycan Bakü'de şube açma girişimimiz var. Tabii bu işler pek kolay olmuyor. Artık yavaş yavaş bu çabaların meyvalarını toplama aşamasına gelindi. Buradaki strateji şuydu: Sınır ötesinde küçük sermayelerle çok büyük paralar bağlamadan fidanlar dikmek ve bunların büyümesine çalışmaktı. Önümüzdeki 5-10 yıllık perspektif içerisinde İş Bankası bölgesel güç olma iddiasını çeşitli ülkelerdeki banka ve şubeleriyle gösterecektir.

-Yunanistan'da banka satın alma planları var mı?
Tabii ki olabilir özellikle Batı Trakya tarafı ama bizim için en ilginç yer Yunanistan değil. Mesela; Arnavutluk, Makedonya, Bosna Hersek gibi yerler daha ilginç. Oralarda bankacılık sistemi daha az gelişmiş ve daha az rekabetçi yapıda. Yunanistan bizim için daha az önem taşıyor.

Konut kredisinde faizler olması gerekenin altında

-Mevduat tarafında nasıl bir rekabet ortamı var?
Bankacılık sektörü hem TL hem döviz mevduatlarında rekabet ediyor ve faizleri yukarı taşıyor. Özellikle dövizde hafif likiditede bir daralma var. Dolarda faizler yüzde 4-4.5'u buluyor. TL mevduatta ise paranın büyüklüğüne göre yüzde 10'un üzerine çıktığını duyuyorum. Likidite azaldıkça faizlere baskı yapıyor. Bu bankalar arasında ciddi bir rekabetin olduğunu gösteriyor. Biz hep böyle yaparız. Hep rekabeti uçlara getirme eğilimindeyiz. Mevduat faizinde böyle, kredi faizinde de öyle. Haziran ayı bilançolarını daha güzel gösterme çabalarının da bu rekabette etkisi var. Kredi bacağında ise özellikle konut kredilerinde çok ciddi şekilde faizlerin aşağı doğru bastırıldığını görüyoruz. Oranlar, bana göre olması gerekenin oldukça altında.

Dolar, euroda artık tahminlerimiz şaştı

-Yıl sonu dolar, euro ve faiz tahminleriniz?
Yılsonu beklentimiz dolar TL kurunda 1.60 TL'nin altıydı. Ancak şimdiden o hedef aşıldı. Bu ortamda tahminde bulunmak zor. Euro-dolar paritesini de 1.40 olarak öngörüyorduk ama 1.20'ye düştü. Faiz tarafında ise MB'nin overnight faizleri hafifçe de olsa yukarı doğru revize edeceğini düşünüyorum. 2010 yılının son çeyreğinde bir hareket bekliyoruz. Son çeyrekte overnight faizlerde hafifçe artırılmaya başlayacaktır. Bu yıl 1.5 ile 2 puan arasında artış bekliyoruz.

Bu saatten sonra altına yatırım riskli

-Yatırımcılara önerileriniz?

Yine TL'de kalmalarını, portföylerini çok hızlı değiştirmemelerini öneriyorum. 3 aylık mevdutta kalmak veya hazine bonoları fena değil. Riski sevenler için borsayı öneriyorum. İniş ve çıkışları iyi takip etmek lazım. Altın önemli bir yatırım aracı olma yolunda. Artık altına yatırım yapmak herhangi bir dövize yatırım yapmaktan çok farklı değil. Ekonomik çalkantı altını öne çıkarıyor. Ancak bu saatten sonra girmek çok spekülatif olabilir. Bundan sonra aşağı gitme ihtimali daha fazla. Bence iyice riski sevenler altına yatırım yapmayı düşünmeli.
Herşeyden önce insanların sakin olması lazım. Dünya önemli ölçüde çalkalanıyor Türkiye de etkilendi. Ama umarım çabuk çıkacağız. Bu konuda fazla panik yapmamak lazım.

-Siz paranızı nasıl değerlendiriyorsunuz.
Tabii ki, TL'de mevduatta değerlendiriyorum.

BDDK'nın müdürleri sorgulaması doğru

-BDDK'nın genel müdür ve müdür yardımcısı adaylarını Ankara'ya görüşmeye çağırmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Doğrudur, yerinde bir karardır. İngiltere'de de benzeri uygulamalar vardır. Sonuçta, banka yöneticiliği ciddi bir iştir. Otoritenin de bunu sorgulaması yerindedir. Dünyada da diğer büyük finansal piyasalarda örnekleri olan bir uygulamadır.
Ayfer ARSLAN

1 yorum:

Axis Capital Holdings Limited dedi ki...

Dikkat, kisisel islerinizi baslatmak için kredi almaya ihtiyaciniz var mi? biz% 3 faiz oraniyla kredi veririz, ilgileniyorsaniz lütfen simdi bu e-postayla bizimle iletisime geçin: finance_institute2015@outlook.com