28 Haziran 2010 Pazartesi

17 BİN KİŞİ KANSERE KARŞI SİGORTALANDI

Kanser, kalp krizi, felç gibi kritik hastalıklar yakın çevremizde son yıllarda en çok adını duyduğumuz hastalıklar arasında. İstatistikler, bugün sağlıklı olarak çalışan her üç kişiden ikisinin henüz emekli olmadan önemli bir hastalığa yakalanma riski olduğunu gösteriyor. Gerek hastalık sürecinde gerekse hastalık döneminden sonraki tedavi ve bakım giderleri hasta ve yakınlarını yıpratıyor. Bu zorlu sürecin üstesinden gelmek için sağlıklı iken, şimdiden bir köşeye birikim yapan ve sigorta yaptıranların sayısı ise giderek artıyor.
Yapı Kredi Emeklilik Genel Müdürü Taylan Türkölmez de insanların giderek tehlikeli hastalıklar konusunda bilinçlendiğini belirterek bu ilgiyi doğruluyor. İlk 5 ayda 17 bin kişinin 'Yaşam Riskleri Sigortası' poliçesi aldığını belirten Türkölmez'in en büyük şikayeti ise şu: "İnsanlar bilinçli şekilde poliçeleri alıyor ama uzun süreli prim ödeme konusunda motivasyon düşük. Ödemiyor, tekrar başlıyor, ara veriyor. Gidip kanser olduktan sonra 'ben bu ürünü alıyorum' deyince maalesef kapsamıyor."
Yapı Kredi Emeklilik Genel Müdürü Taylan Türkölmez ile hayat sigortaları ve bireysel emeklilik sektöründeki son gelişmeleri konuştuk.

14 MİLYON KİŞİ 'HAYAT'A BAĞLANDI
-Bireysel kredilerdeki artış hayat poliçelerine de yansıdı mı?
Sektör 2003 yılından beri BES'e odaklanmıştı. Şimdi tekrar hayat ürünleri için yeni programlar yazıyoruz. Kredi hayat satışı sektörün üretiminin çok büyük bölümünü oluşturuyor. 2003 yılında kredi hayat müşterimiz 127 bindi, 2009 sonunda 600 bin. Mayıs sonu itibarıyla 700 bin kişiye ulaştık. Yıl sonuna kadar 850 bin kişiye ulaşırız. Sektör genelinde ise bu sayı 14 milyon müşteriyi geçiyor. Geçen yıl bankalar kredi piyasasında bu kadar agresif değildi. Bu yıl kredi pazarındaki büyümeye paralel sigortadaki büyüme devam ediyor.

-Tehlikeli hastalıklar teminatını içeren hayat sigortasına ilgi nasıl?
Yapı Kredi Emeklilik olarak 'Yaşam Riskleri Sigortası' olarak adlandırdığımız poliçemiz, kanser, kalp krizi gibi kritik hastalıklar, maluliyet ve yaşam kaybı durumunda sigortalıya ve yakınlarına toplu para sağlayan bir yaşam sigortası. Bu tip poliçelere ilginin giderek arttığını gözlemliyoruz. Çünkü kritik hastalıkların tedavi giderleri yüksek. Bunun yanı sıra tedavi dışı pek çok harcama, tüm birikimlerinizi bir anda sıfırlayabilir. Sigorta yaptırarak bu tip rahatsızlıkların getirebileceği yüksek maddi kayıplardan korunmak mümkün.

AYDA 20 $'A 50 BİN $'LIK TEMİNAT
-Hangi risklere karşı tazminat ödüyorsunuz?
Kanser, kalp krizi, kalp kapağı ameliyatı, koroner arter by-pass cerrahisi, aort greftleme operasyonu, balon-anjioplasti, temel organ nakli,
iyi huylu beyin tümörü, vücut organlarının görev ve hareketlerini yerine getirememesi, kan nakli ile bulaşan HIV, böbrek yetmezliği,
Multipl skleroz, uzuv kaybı, körlük, işitme kaybı, inme, ciddi yanıklar, felç ve koma.

-Aylık prim ve teminat tutarları ne kadar?
Primler sigortalının yaşına ve istediği teminatlara göre belirleniyor. 35 yaşında olan bir müşterimiz 50 bin dolarlık bir yaşam kaybı ve yaşam riskleri teminatı karşılığında aylık 20 dolar prim ödüyor. 45 yaşında ise aylık prim miktarı 50 dolara çıkıyor.

-Şu ana kadar kaç kişi 'Yaşam Riskleri Sigortası' yaptırdı?
İnsanlar bilinçli şekilde poliçeleri alıyor ama uzun süreli prim ödeme konusunda motivasyon düşük. Ödemiyor, tekrar başlıyor, ara veriyor. Gidip kanser olduktan sonra 'ben bu ürünü alıyorum' deyince kapsamıyor. Şu anda 17 bin poliçemiz var. Mayıs sonu itibarıyla prim üretimimiz ise 3.7 milyon TL oldu. Geçen yıl sonunda ise prim üretimimiz 7.1 milyon TL'ydi.

Yeni enstrüman arayan bireysel emekliliğe geliyor
-Yılbaşından bugüne kadar bireysel emeklilik sistemi (BES) nasıl bir performans gösterdi?

İlk 5 ay sektör fon büyüklüğü açısından yüzde 11 büyüdü ve 10 milyar lirayı geçtik. Tahvil bono getirileri azaldığı için bu seneki fon büyüklüğündeki büyüme daha az olacak. Geçen seneye girerken yüzde 14-15 faizle başlamıştık. Ama bu yıl yüzde 9'la başladık. Yıl sonunda 12 milyar liralık bir fon büyüklüğüne ulaşırız. Yapı Kredi Emeklilik olarak pazar payımız yılbaşında yüzde 15.1'di, şimdi 15.5'a geldi. Sektörden daha iyi bir büyüme trendi içerisindeyiz. Faizlerin yüzde 9'lara gerilediği ortamda, müşteriler 'Porftöyümde farklı alanlara da yatırım yapmalıyım' diyerek BES'i tercih eder hale geldi. Daha çok gidece yolumuz var.

Fonlar çeşitlenmeden BES'in büyümesi zor
-Bireysel emeklilik sistemini büyütmek için sizce neler yapılmalı?
Sektörün ve kamu iradesinin yapması gereken majör şeyler var. Mevzuat açısından altyapısı sağlam kurulmuş ve çok şeffaf bir sistem var. Ama fon çeşitliliği için mevzuat değişikliğine ihtiyaç duyuyoruz. Şu anda yatırım fonları tarafına baktığımızda anapara korumalı fonlar kurulabiliyor ama bizde kurulamıyor. Altın fonu, gayrimenkul ve emtia fonu kuramıyoruz. Kamu iradesinin bu işi çözmesi gerekiyor. Aralık ayında çalıştay yaptık. SPK, Hazine ve portföy yönetim şirketleri katıldı. Çalıştayda nelerin eksik olduğu çok net belirtildi. Ama hala bu konuda bir mesafe alamadık. Son dönemde gelire endeksli senetlere yatırım yapacak fonlar kuruluyor. Şunu da herkesin bilmesi gerekiyor. Gelire endeksli senet devletimizin çıkardığı tahvil, bonodan çok farklı bir enstrüman değil. Onun içinde de faiz unsuru var. En son ihraç edilen senetler yüzde 8.5 civarında kar payı sunacak. Hiçbir farkı yok.

-Vergi avantajı konusunda da beklentileriniz vardı...
Doğru. Ödediğiniz yıllık vergi oranına göre yüzde 15 ile 35 arasında bir vergi avantajınız var. ancak bireysel emeklilik müşterilerinin yüzde 45'i bundan yararlanıyor. Bizim maliyeden istediğimiz; sisteme giren herkes bu avantajdan yararlanabilsin. Yurtdışında 'tax credit' denen bir uygulama var. Her katılımcıya kendi hesabının yanına yeni bir hesap açalım. Bu hesapta yararlanacağı vergi avantajı kadar para özel çıkarılmış tahvillerde değerlendirilsin. Emekli olduğu zaman hem biriken fonlarını, hem de vergi avantajını toplu olarak alsın.

5 bin TL için ayrılan var
-Yılbaşından bugüne kadar kaç kişi sisteme katıldı?
İlk 5 ayda 25 bin yeni sözleşme sattık. Sektör genelinde bakacak olursak; Emeklilik Gözetim Merkezi (EGM) verilerine göre, ilk 4 ayda yeni satış adedi 240 bini buldu.

-Bu yıl sistemden ayrılanlar var mı?
2009 yılının ilk çeyreğine kadar bir çıkış trendi gözlendi. İlk çeyrekte çok hızlanmıştı. İkinci altı ayda normale döndü. Bu seneki ilk dönemlere baktığımızda mart sonu itibariyla eski zamanlarında dönmüş durumda. Çıkan sözleşmelerin yüzde 80-85'i 100 bin liranın altında. İnsanlar 5 bin liranın altında paraya ihtiyaç duyarak sistemden çıkıyor. Ayrılma ikna ekibimiz var. Dil döküyoruz, anlatıyoruz. 'Sisteme erken girmenin bir avantajı var. Çıkarak erken girme avantajını kaybediyorsunuz' diyoruz.

Hafta sonları ailenin şoförü olarak çalışıyor
-Boş zamanlarınızda ne yapıyorsunuz?
Cumartesi günleri ailenin şoförü olarak çalışıyorum. Sabah kızımı baleye, öğlen oğlumu kursa bırakıyorum.

-Sporla aranız nasıl?
Haftada bir gün spor yapıyorum. Şimdi akşamları bisikletimle sahilde bisiklet aktivitemi sıklaştıracağım. Tenise yeniden başlamak istiyorum. Haftada bir gün basket oynardım. Şimdi fırsat bulamıyorum. Beşiktaşlıyım. Sezonda zaman buldukça maçları kaçırmamaya çalışıyorum.
Ayfer ARSLAN

1 yorum:

Axis Capital Holdings Limited dedi ki...

Dikkat, kisisel islerinizi baslatmak için kredi almaya ihtiyaciniz var mi? biz% 3 faiz oraniyla kredi veririz, ilgileniyorsaniz lütfen simdi bu e-postayla bizimle iletisime geçin: finance_institute2015@outlook.com