5 Nisan 2010 Pazartesi

BORSA COŞUYOR, TÜRK BAKIYOR!

Manipülatif işlemler nedeniyle geniş kitleler tarafından kumar olarak algılanan ve riskli bir yatırım aracı olarak görülen borsa gerek SPK'nin yeni düzenlemeleri, gerek sektör kuruluşlarının çabaları ile güven arayışında. SPK, VOB, Takasbank ve Merkezi Kayıt Kuruluşu'nun desteğini alarak Türkiye genelinde geniş kapsamlı bir anket çalışmasına hazırlanan Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği de (TSPAKB), "Yatırımcımız neden borsaya küskün?" sorusunun yanıtını arayacak. 26 ilde 2 bin kişi ile gerçekleştirilecek anket sonuçlarına göre hazırlanacak eylem planı ile yerli yatırımcının borsaya çekilmesi hedefleniyor.
"24 yıllık borsa tarihi olan bir ülkenin 250-300 bin borsa yatırımcısı olmaz" diye isyan eden TSPAKB Başkanı Nevzat Öztangut, spekülasyon ve manipülasyon söylentilerinin halkı borsadan korkuttuğunu düşünüyor.
TSPAKB Başkanı Nevzat Öztangut ile eylem planlarının ayrıntılarını ve piyasaların gündemindeki konuları konuştuk.

-Faizlerin düşmesi nedeniyle geçen yıl borsada dikkati çeken yerli yatırımcı ilgisi devam ediyor mu?
Maalesef son altı ayda ne kadar yeni yatırımcı girdiği konusu bizim durumumuzu tam olarak anlatmıyor. Fotoğrafın geneline baktığımız zaman sermaye piyasasının içinde bulunduğu durumdan çok hoşnut değiliz. Çünkü hala yatırımcı sayımız çok az. 1 milyonun biraz üzerine çıkmış bir yatırımcı sayısından bahsediliyor. Ancak bu kesinlikle gerçeği yansıtmıyor. 5 bin lira veya daha üstünde hisse senedi bakiyesi bulunan kişi sayısı 250 bin civarında. 750 bin kişinin ise hesap bakiyesi 5 bin liranın altında. Koskoca Türkiye'de bu kadar kişi az. Kriz öncesinde de durum farklı değildi.Türkiye'de yerli yatırımcı borsaya olan ilgisini kesmiş durumda. Bu çok önemli bir hastalığımız. 24 yıllık borsa tarihi olan bir ülkenin 250-300 bin borsa yatırımcısı olmaz. İşlem hacmimizin büyüklüğü ile övünüyoruz. Ama kimin bu hisse senetleri? Yüzde 70'i yabancının.

26 İLDE 2 BİN KİŞİYE SORULACAK
-Yerli yatırımcıyı borsaya çekmek için neler yapacaksınız?
Yerli yatırımcının neden küskün olduğu konusunda hemen herkesin bir fikri vardır. Ancak Aracı Kuruluşlar Birliği bunu bilimsel olarak tespit etmek istiyoruz. Kamuoyu araştırma şirketi GFK ile bir anket çalışmamız olacak. 26 ilde yaklaşık 2 bin kişi ile yapılacak ankette, "Yatırımcımız neden küskün?" sorusunun yanıtını arayacağız. Biz bu çalışma fikrimizi IMKB, SPK, VOB, Takasbank ve MKK'ya açıkladık ve onların da desteğini aldık. Bu anket çalışması ile sermaye piyasamızın röntgenini çekmiş olacağız. Anket sonuçlarına göre bir yol haritası çizeceğiz. Bu çalışmanın sonucunda bir iletişim çalışması gereği ortaya çıkabilir. Biz bu konuda hem basının desteğini isteyeceğiz. Uygun iletişim araçları nelerdir? Hangi iletişim araçları ile hangi gruplara gidelim? Üniversite öğrencilerine veya halkın geneline anlatacağımız farklı olabilir. Anadolu'da belki şehir sohbetleri yapılabilir. Tahminim iki ay içerisinde çalışma tamamlanır ve sonuçlarını kamuoyu ile paylaşırız.

-Peki, sizce neden yerli yatırımcı borsaya küskün?
Çok çeşitli nedenleri var. Birincisi; beklemediği riskler nedeniyle paralarını kaybedenler, hisse senetlerine el konmuş olan küskünler grubu var. Bunlara ilişkin hikayelerin kulaktan kulağa yayılması diğer yatırımcıları etkileyebilir. İkincisi; hisse senedi riskli bir yatırımdır. Onlara yeterli ve doğru danışmanlığı vermemiş olabiliriz. Üçüncüsü, spekülasyon ve manipülasyon söylentileri halkın buradan korkmasına yol açıyor. Bu da borsanın kumar ortamı olarak algılanmasına yol açıyor. Bir başka neden halkımızın tasarruf eğiliminin veya tasarruf gücünün az olması. Bir diğeri; kolektif yatırım araçlarının çok gelişmemiş olması olabilir.

İMKB'NİN KAMULAŞTIRILMASI ENDİŞESİ
-İMKB'nin şirketleşmesine yönelik çalışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz?
IMKB kamusal niteliği olan bir nevi meslek kuruluşu gibi çalışır. Şimdi bu konu konuşuluyor. Çünkü geçmiş dönemde devlet 'Burası benim kurumum' demek suretiyle tasarruf tedbirleri uygulamaya başladı. Ne gerekli alımlar yapıldı, ne personele doğru dürüst ücret verildi. Devlet buraya elini soktuğu anda İMKB'nin düzeni karıştı. Şimdi, bu karışmış düzen nasıl düzeltilir? 'Şirketleştirelim' dediler. Şirketleşince sahibi kim olacak? Anonim şirket yapıp sahibi devlet olacaksa İMKB bir kamu şirketi olacaktır. İMKB'nin hisse senetleri sektöre ait olacaksa itirazımız yok. İMKB'nin bugün gerek mal varlığı gerek faaliyetleri olsun devletin bir liralık katkısı ile mi yapılmıştır? Sektör buraya kaynak aktarmıştır. İMKB diye bir eser varsa sektör ortaya çıkardı. O zaman devletin çıkıp da bugün hepsi benimdir demeye hakkı olduğunu düşünmüyorum. Bugün bu çalışmaların İMKB'yi kamulaştırma çalışması olduğunu düşünüyorum ve bundan da son derece endişeliyim.

DEVLET, BORSADAN ELİNİ ÇEKSİN
-Bu konuda sizin önerileriniz nedir?
SPK ve ilgililere şunu öneriyorum. Bozulmuş olan düzeni değiştirmek istiyorsanız bir şey yapmanıza gerek yok. Bugüne kadar devlet İMKB'den yaklaşık 1 milyar dolara yakın kaynak çekmiş durumda. Devlet bir kere İMKB'yi kendi haline bıraksın. İMKB bu bölgenin yakın Avrupa'nın, Türki cumhuriyetlerin merkezinde pırıl pırıl parlayan bir yer. Sermaye piyasasında birkaç borsası var. İMKB, VOB, Altın Borsası... Hepsi birbirleriyle çekişme halinde. Burayı bir anonim şirket yapabilirsiniz. Devlet benim diye ortaya çıkmaz. İMKB sektörün malıdır. Sektörün malı olarak burayı anonim şirket yapalım. Tasarruf teşvikiydi, ücret sistemiydi.. Devlet hepsinden elini çeksin, biz çok iyi yönetiriz.

Borsa endeksi yıl
sonu 60-62 bin olur

-Borsa, faiz ve dolarda yıl sonu tahminleriniz nedir?
Borsa bugünkü seviyesinden daha yukarıda olur. Borsa için iyimserim. Endeks yıl sonunda 60-62 bin mertebesinde olur. Faiz bir müddet yükselir. Bundan sonra tekrar aşağıya gelir. Döviz için de ben doların en azından yükselmeyeceğini düşünüyorum. Bugünkü seviyeden aşağıda da olabilir. Dövizin yükselmesi için bir sebep yok. Rezervlerimiz gayet iyi durumda.

95 aracı kurumun aktifi
bir bankanın karı kadar

-Aracı kurum sektörünün karlılığında düzelme var mı?
Maalesef sermaye piyasamız hiç istediğimiz yerde değil. Bir yatırımcı sayısı az. İki aracı kurumlar sadece hisse senedi alım satımına aracılık eden ve bunun üzerinden komisyon alan şirketler olarak kabul edilmiş. Bugün SPK yeni ürünlerin çıkartılmasına izin veriyor. Aracı kurumlara yeni faaliyet alanları tanımlanmaya çalışılıyor ama bütün bu yapılanlar meyvelerini uzun sürede verecek. Aracı kurumlarımızın bir kısmı faaliyetlerini kapattı. Bir kısmı başa baş yaşamaya çalışıyor. Bir kısmı 'Yeni bir alıcı gelse de, şirketimi cebime para koyarak bu işten çıksam' diye düşünüyor. Bu sermaye piyasasının görüntüsünü piyasaya çıkacak yeni ürünler değiştirebilir. Aracı kurumlar yeni ürünler yapabildikçe yavaş yavaş müşteri potansiyellerini artırabilir. Bugün aracı kurumlarımızın toplam aktifi 4 milyar lira, yıllık kazandıkları para ise 250-300 milyon lira. Türkiye'deki bir bankanın yıllık karı kadar neredeyse bütün aracı kurumların aktifi var. 24 yıldır aracı kurumların geldiği yer burası. Çoğunun müşteri kapasitesi yok. Böyle bir yapıda son derece dürüst namuslu aracı kurumlarımız hiç değilse faaliyetlerimizi durduralım diyor. Şu anda aracı kurum sayısı 103 aracı kurum var. Bugüne kadar 18 tanesi faaliyetlerini durdurdu.

İstanbul Finans Merkezi
projesinde işler yavaş

-İstanbul'un Fİnans Merkezi olmasına ilişkin çalışmalar hangi aşamada?
Uzun vadeli bir proje ama her gün, her yıl yapılması gereken işler var. 5 seneden önce bir şey ortaya çıkmaz. Bütün ilgili kurumlar Bankalar Birliği, SPK, Maliye, belediye, valilik, Milli Eğitim ve Adalet Bakanlığı gibi bütün kurumların ortak çabasını ve önlemler alması gerekiyor. Geçen yıl bu aylarda harıl harıl çalıştık. Bir yol haritası YPK kararı olarak Resmi Gazete'de ilan edildi. O günden bugüne yapılması gerekenler yapıldı mı? Biz o strateji belgesini yazdık. Kenara koyduk. Lazım olunca arada bir bakıyoruz. Ama onun dışında yapacağız dediğimiz çok şeyi yapmadık. Ne yaptınız diye bunları takip edecek bir organın hemen kurulması gerekiyor.

Ayfer ARSLAN

Hiç yorum yok: