17 Ekim 2009 Cumartesi

BORSADAKİ RALLİ NEREYE KADAR DEVAM EDECEK?

Talip yılmaz / Ekonomist
Dünya piyasalarında mart ayından beri neredeyse kesintisiz bir yükseliş yaşanıyor. Faiz oranlarının tarihi olarak en düşük seviyelere gerilemesi, artan fiyatlara rağmen yatırımcıların portföylerindeki hisse senedi ağırlıklarını artırmalarını beraberinde getirdi. Hatta son dönemde İMKB’ye 10 bin civarında yeni yatırımcının geldiği ifade ediliyor.
Sonuçta hisse senedi fiyatları, küresel kriz yaşanmadan önceki seviyelere yaklaşmış durumda. İMKB-100 Endeksi en son 18 Ocak 2008’de gördüğü 50.000 seviyelerini geçen hafta içinde test etti. En yüksek 50,421 seviyesini gören endeks, haftayı 50.2187 puandan tamamladı. Yine İMKB 100 Endeksi, Mart ayında başladığı yükselişini Eylül ayında da devam ettirerek art arda yedi ay boyunca değer kazandı.
IMF ANLAŞMASI BEKLENİYOR
Gelinen bu seviyelerden sonra endekste yükselişin devam edip etmeyeceği, İMKB’de yatırımcının nasıl bir pozisyon alması gerektiği önemli soru işaretleri olarak karşımıza çıkıyor. Bunun için başta IMF anlaşmasına dair son 17 aydaki altıncı haber dalgası ve merkez bankalarının faiz politikalarına ve ABD’de üçüncü çeyrek bilanço haberlerine bağlı olarak yurt dışı piyasalardaki hava olmak üzere birçok faktör belirleyici rol oynamaya devam edecek.

OLUMLU BEKLENTİLER
* Yılbaşından beri fazla getiri sağlayamayan ABD piyasalarının pozitif seyrini sürdürmesi ve gördüğü en yükseklere yönelmesiyle İMKB olumlu seyrini sürdürebilir.
* Piyasalar, IMF ile bir anlaşma sağlanmasını bekliyor. Özellikle 45 milyar dolar beklentisi, piyasayı yeniden ateşledi.
* Beklentilerin altında kalan enflasyon nedeniyle MB'nin faiz indirimlerine devam edeceği beklentisi, bankacılık endeksine destek olabilir. Yapılan değerlendirmelerde ekim ayında 50 baz puan indirim bekleniyor. Hatta bazı analistler, kasım ayında 25 baz puan daha indirim gelebileceğini söylüyor.
* Faiz oranlarındaki gerileme sonrasında bireysel yatırımcıların hisse ağırlıklarını artırmaları, borsadaki yükselişi destekleyebilir. Burada ilk sekiz ayda 10 bin yeni müşterinin borsada hesap açtığını hatırlatmakta fayda var.
* ABD’de geçen hafta içinde açıklanmaya başlayan üçüncü çeyrek bilançoların olumlu olması halinde, piyasalara artı destek gelecek. İkinci çeyrekte S&P 500 içerisinde yer alan şirketlerden yüzde 73'ünde kâr artışı yönünde sürprizle karşılaşılmıştı.
* IMF’siz olarak hazırlanan Orta Vadeli Program’ın uluslararası ekonomi çevrelerince beğenilmesi, yeni bir kriz ortamında Türkiye’ye olan güveni koruyabilir. Bu anlamda S&P ve Moody's’in not artırılabileceğine yönelik açıklamaları para girişini destekliyor.
* Türkiye'nin krizde askıya aldığı özelleştirme ihalelerine yeniden başlanması bekleniyor. İhalelere son başvuru tarihi 20 Ekim.
* Piyasaları bu seviyelere getiren traderler, yüksek bonus kazanma arzusuyla yılın son çeyreğinde de endeksin yüksek seviyelerini koruyabilmesi için mücadele edecek.

OLUMSUZ BEKLENTİLER
* Hisse senetlerindeki görülen yükselişlerin ekonomide henüz tam bir toparlanma ile desteklenmiyor olması, global borsalarda ve Türkiye'de genel olarak satıcılı bir seyir görülmesine neden olabilir.
* Dolar, mart ayında başlayan hisse piyasası canlanması sırasında zayıflamaya başladı ve Euro karşısında yüzde 20 devalüe olarak 1.47 ile son ayların zirve noktasına çıktı. Önümüzdeki günlerde doların yükselişi, borsalarda bir düzeltmeye denk gelebilir.
* ABD'de otomotiv teşviği ağustos sonunda sona ererken Türkiye'de otomotiv, beyaz eşya ve teknoloji teşviği, eylül sonunda sona erdi. Vergi indirimleri ile sağlanan iyileşmenin geçici olduğunun anlaşılması hisselerde satışları artırabilir.
* İsrail’in ardından Avustralya faiz artırımına gitti. Diğer gelişmekte olan ülkelerdeki gevşek para politikasına olumsuz yansımaları olabilir.
* BDDK verilerine göre bankaların kârlılığı azalmaya başladı. Faiz indirimlerinin durması ile bu konu gündemde yer almaya başlayacak.
* İMKB, Mart ayından bu yana yedinci ayında da yükseliş yaşadı. Bu tarz uzun soluklu yükseliş hareketleri az. Kâr satışları gelebilir.

Hiç yorum yok: