Merkez Bankası (MB) ocak ayından beri gerçekleşen dördüncü indirimle gecelik faizleri 9.75'e, yani 'tek haneye' indirdi. Şimdi herkesin yanıtını merak ettiği soru: "Acaba bu faiz indirimleri kredi faizlerine yansıyacak mı?" Kısa vadede buna olumlu yanıt vermek zor. Gerçi Halkbank esnafa kullandırdığı kredi faizini yüzde 9'a çekti ama bunun sektör geneline yayılması zaman alacak. Konuya ilişkin görüşlerini aldığımız bankacılara göre, önümüzdeki dönemde "Tek haneli kredi faizleri hayal." Risk algısı yüksek tek hane çok zor
*Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Aykut Demiray:Merkez Bankası'nın faizleri indirmesi doğru bir hareketti. Ekonominin küçüleceği bir ortamda faizleri düşürmek lazım. Merkez Bankası bunu yapıyor.Sanıyorum MB açıklamalarından anlaşıldığı kadarıyla 75 baz puanlık bir indirim daha gelecek ama oralardan aşağılara gidilemeyecek. Buna karşılık kredi faizlerinin aynı ölçüde bu indirimi takip etmediği doğrudur. Bunun sebeplerinden bir tanesi risk algısıdır. Dünyadaki ekonomik problemin sonuna geldiği ve dip yaptığına ilişkin somut veri yok. Türkiye'nin dünyadan gelen etkilerden sıyrılması, tüketici güveninin yerine oturması ve normal günlere dönülmesine epey zaman var. Bugünlerde risk algısı yüksek. Çok ciddi kredi talebi de yok. Bankaların da başından beri krizin derinleşmesinden beri belli bir isteksizlik gözleniyor. Dolayısıyla kredi faizlerinin çok hızlı aşağı ineceğini zannetmiyorum.
Batık krediler faiz indirimini engelliyor
*Şekerbank Genel Müdür Müdür Yardımcısı Abdurrahman Özciğer:İhtiyaç, konut, taşıt kredilerinin maliyetlerini belirlemede belli girdilerimiz var. En önemli girdimiz mevduat faiz oranları. MB mevduat faiz oranlarının etkisinin kısa vadede gerçekleşmesini bekliyoruz. Bunun ne kadar olacağının ortam gösterecek. MB'nin açıkladığı overnight faizler. Mevduatta ise ortalama vade 30 gün. İkinci konu vade uyumsuzluğu. Mevduat 30 günlük süreyle tutuluyor. İhtiyaç 12 ay, konut 60 ay vadeyle kullandırılıyor. Swap tekniğiyle faiz oranı fiksleniyor. Risk primi ile bankalar bunu kendileri taşıyorlar. Bu iki girdi nedeniyle ihtiyaç konut kredilerinde faiz oranları belirlenmiş oluyor. Oranların tek haneye veya 1'in altına inmesini beklemiyoruz. Ayrıca kısa vadede bir indirim daha yansıtacak bir maliyet düşüşü görmedik. İçinden bulunduğumuz konjonktürde işsizliğin yükselmesi, bireysel bankacılık kredilerinin geri dönüşünde bir yükselmeye neden oluyor. Kanuni takip oranlarındaki artış, kredi fiyatlamasının içinde bir etken olduğu için kredi faiz oranlarının düşmesini engelliyor.
Kaynak: Ayfer ARSLAN- AKŞAM GAZETESİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder