AMAN DİKKAT, DÖVİZLE BORÇLANMAYIN!

Faizlerin düşmesi gerektiğini savunan Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, bir taraftan da enflasyonla ilgili beklentileri dikkate alarak bir gerçeğin altını çizdi ve döviz konusunda tüketicileri uyardı. Özince, ''Faizler düşmelidir. Yalnız enflasyonla ilgili beklentileri de dikkate alarak Türkiye makul reel faiz vermek durumunda. Faiz oranları her yönden azalacak fakat orada da bir hassasiyet noktasına geldiğimiz kanaatindeyim. Çok da fazla düşüş mümkün değil. Vadeli mevduat sahibi faizi beğenmelidir. Beğenmezse başka dengesizlikler olur ve kur hareket edebilir. Kurla ilgili ani beklentim yok, ama olabilir. Ayrıca dövizle tasarruf yapmayı, dövizle borçlanmayı hiç önermiyorum. Döviz geliri olmayanın katiyen dövizle borçlanmaması gerektiğini düşünüyorum" görüşünü dile getirdi.

SEKİZ YIL ARADAN SONRA İLK KEZ DARALDIK

Kesintisiz 27 çeyrektir büyüyen Türkiye, son çeyrekte küresel krizin etkisiyle küçüldü. Türkiye ekonomisi geçen yılın son çeyreğinde beklentilerin üstünde küçülerek yüzde 6.2 oranında daraldı. Büyüme oranı 2008'de yıllık olarak ise yüzde 1.1 olarak gerçekleşti. Türkiye, en son 2001 yılında yüzde 9,5 oranında küçülürken, 2002'de yüzde 7,9, 2003'de yüzde 5,9, 2004'de yüzde 9,9, 2005'de yüzde 7,6, 2006'da yüzde 6 ve 2007'de yüzde 4,7 büyümüştü. Türkiye'de kişi başına milli gelir de 10 bin 436 dolara yükseldi. Son çeyrekte sektörel bazda en büyük gerileme yüzde 15,4 ile toptan ve perakende ticarette yaşanırken, imalat sanayi yüzde 10,8, inşaat sektörü yüzde 13,4, ulaştırma, depolama ve haberleşme yüzde 7,1, vergi-sübvansiyonlar yüzde 9,8, balıkçılık yüzde 0,6 oranında geriledi.

BANKACILARIN KRİZ İTİRAFI!

Küresel krizin çıkış noktası ABD'de bankacılık sisteminin hatalarına ilişkin görüşler çok yazılıp çizildi. Kredibiletisi düşük, ödeme gücü olmayan tüketicilere bol keseden mortgage kredilerinin verilmesi, bu kredilere dayalı mortgage tahvillerinin çıkarılması, daha sonra geri ödemelerde başlayan sorunlarla tüm dünyaya yayılan krizde risk yönetiminin iyi yapılamaması hatalar zincirinin ilk halkalarıydı. Bu arada Washington merkezli Uluslararası Finans Enstitüsü’nün Oliver Wyman adlı İngiliz danışmanlık firması ile yaptığı anket ise bir başka gerçeğin daha altını çizdi. Anketin sonucuna göre, katılımcı bankacıların yüzde 98’i "Evet, aldığımız yüksek maaşlar bu krizi tetikledi" itirafında bulunurken, ödeme paketlerindeki mantık hatalarının giderilmesi için çalışmalar yapılması gerektiği görüşünde birleşti. Katılımcıların çoğunluğu finans dünyasında iyi bir ödeme sistemi oluşturulabilmesinin önünde büyük engeller olduğunu savundu. Ancak bankacılar, suçlarını itiraf etse de, değişimin nasıl olacağı konusunda ise henüz çözüme ve fikirbirliğine varılabilmiş değil.

CUMHURİYET ALTINI ALIRKEN DİKKAT!

Cumhuriyet Altını alırken genelde hep yenisini tercih ederiz. Baskı tarihinin yeni olması sanki onun daha değerli olduğu gibi bir algılamaya yol açar. Halbuki eski veya yeni olması tamamen psikolojik bir konu. Asıl dikkat edilmesi gereken baskısının net olması, kulpsuz ise renginin kızıla yakın olmasına bakın. Kulplu olan veya kulplu iken kulpu çıkartılan altınlar, kulpsuz altına göre daha sarıya bakar. Piyasada taklit baskılarına zaman zaman rastlanabiliyor. Bu nedenle, bu tür altınları alırken, gramlarının yine net olmasına dikkat edin. ( çeyrek altının ağırlığı 1,75 gram, yarım altının gramı 3,50 gram ve daha büyükleri çeyrek altının katları şeklinde)

PİYASANIN YARINKİ GÜNDEMİNDE NE VAR?

Yarın hem yurtiçi hem yurtdışında piyasalar açısından önemli bazı veriler açıklanacak. Birincisi; TÜİK, 2008 yılı 4. çeyrek büyüme verisi. Piyasalar, son çeyrekte ortalama yüzde 5.6 oranında daralma olmasını bekliyor. İkinci veri; şubat ayı dış ticaret verisi. Genel beklenti; 1.5 milyar dolarlık dış ticaret açığı oluşması. Üçüncüsü; 2008 4. çeyrek dış borç stoku verisi açıklanacak. Son iki veri ise yurtdışından gelecek. ABD Mart ayı tüketici güveni endeksi ve Euro bölgesi mart ayı TÜFE verisi.

KISA VADEDE TL'DE KALIN

İş Bankası'nın iştiraklerinden İş Yatırım, kısa vadede yatırımcılara TL'de kalmalarını öneriyor. İş Yatırım'ın Haftaya Bakış Raporu'na göre, önümüzdeki dönemde IMF haberlerine bağlı olarak TL, dolar karşısında 1,68-1,72 bandında işlem görebilir. İş Yatırım'ın raporundan, kısa başlıklar şöyle:
"-Risk almak istemeyen ve kısa vadeli pozisyonda kalmak isteyen yatırımcılar için mevduat ve repoyu öneriyoruz.
-Kısa ve orta vadeli bonoları öneriyoruz. Mevcut konjonktürde sabitgetirili kıymetlerde kısa ve orta vadeli kıymetlerin tercih edilmesi gerektiğini düşünüyoruz
-Yurtdışındaki olumsuz gelişmelerin ve seçim sonuçlarının kısa vadede piyasalarda satışa yol açacağını düşünüyoruz.
-Seçim sonrası IMF ile anlaşmanın tamamlanması, özel sektör borçlarına devlet garantisi verilmesini içeren yeni canlandırma paketi, 2009 yılı bütçesinde yapılacakdüzenlemeler, bankaların kuvvetli birinci çeyrek finansal sonuçları açıklaması ve ABD Başkanı Obama'nın Türkiye ziyareti Nisan ayında piyasaların yönünü yukarı çevirebilir.

ŞiMŞEK'İN KOLTUĞU SALLANTIDA MI?

Başbakan Tayyip Erdoğan, yerel seçimlerin ardından yaptığı ilk açıklamalarda kabine değişikliği sinyalini verdi. Erdoğan, "Seçimle bağlantılı kabinede değişiklik yapılabilir. Seçim sonrasında bu adımı atarak yola devam etmek grubumuz içerisinde anormal bir şey olmayacağı gibi, kabine içindeki arkadaşlarım tarafından da anormal karşılanmayacaktır, karşılanmamalıdır. Kimse illa nihai orada oturacak değil" dedi. Bu açıklamanın ardından 'Acaba hangi bakanların koltuğu tehlikede?' sorusu geliyor. İlk akla gelen isim Devlet Bakanı Mehmet Şimşek. Birbirinden tutarsız açıklamaları, IMF anlaşması sürecindeki performans düşüklüğü, zaman zaman kabinedeki diğer bakanlarla da ters düşmesi nedeniyle Şimşek'in koltuğunu kaybetmesine şaşırmamak gerekir!

BELLEK KUTUSU'NA TEŞEKKÜR!

Finanscaddesi olarak yaklaşık üç gündür yayındayız. Doğrusunu söylemek gerekirse blog açma fikrine pek sıcak bakmıyordum. Ta ki, Bellek Kutusu'nun gösterdiği performans karşısında biraz da kıskançlığın verdiği cesaretle bu blogu açmaya karar verdim:))

Baktım ki, Bellek Kutusu aldı başını gidiyor, tık oranı her geçen gün artıyor! Ondan sonra kendi kendime dedim ki, "Ben de blog yazarı olmak istiyorum!... Kenara çekilin, finans caddesi geliyor!"

Ve tabii ki hemen yardımıma sevgili arkadaşım ve tatlı insan Bellek Kutusu koştu. Daha önce akademik kariyer konusunda (her ne kadar geç kalmış olsam da) ufkumu açan arkadaşım bu sefer de blog yazarlığı konusunda sağolsun desteklerini esirgemedi.

Ekonomi, siyaset, sanat, moda ve diğer aktüel olaylarla ilgili gelişmelerden izleyicilerini anında haberdar eden ve renkli haberler veren Bellek Kutusu, Finans Caddesi'ni açmam konusunda da gerçekten beni çok cesaretlendirdi.

Kendisine buradan teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Tık'ınız bol olsun sevgili Bellek Kutusu!

PİYASA, SEÇMENİN RESTİNİ GÖRDÜ

Türkiye genelinde dün yapılan yerel seçim sonuçlarına göre AKP toplamda yüzde 39 oy alarak 2007 genel seçimlerinin yüzde 8, 2004 yılı yerel seçimlerinin ise yüzde 2.6 gerisinde kaldı. AKP'nin beklentilerin altında oy alması, piyasalarda hemen etkisini gösterdi. Dolar bankalararası piyasada 1.70'lere kadar çıkarken, borsa endeksi 25 bin puanın altını zorluyor. Piyasa çevrelerine göre, önümüzdeki günlerde erken seçim tartışmaları başlayabilir. Genel seçimle yeniden bir koalisyon hükümetinin oluşması ihtimalinin artmasına da piyasa olumsuz tepki verebilir.

AKP'YE SANDIKTAN UYARI

Dünyanın önde gelen finans kurumları Türkiye'deki yerel seçim sonuçlarını, AKP'ye 'seçmen uyarısı' olarak yorumladı. Goldman Sachs 'AKP'ye destek azalıyor' derken, JP Morgan bunun açık bir uyarı olduğunu yazdı. Goldman Sachs, AKP'nin İl Genel Meclisi'nde aldığı yüzde 39 oyun hem önceki yerel seç,mde alınan yüzde 42'nin hem de 2007 seçimlerinde alınan yüzde 47'nin altında olduğuna dikkat çekti. Özellikle iç politikadaki kutuplaşma ve ekonomik krizin AKP'ye oy kaybettirdiğini ileri süren Goldman Sachs, bunun SP, MHP ve DTP gibi partilere yaradığını savundu. AKP'nin oy kaybına rağmen halen siyasi sitemde çok güçlü bir figür olduğuna işaret eden kurum, bu seçim sonuçlarının politik istikrara herhangi bir zararı olmayacağını belirtti.

KDV İNDİRİMİ YÜRÜRLÜĞE GİRDİ

AKP hükümetinin seçim öncesi piyasaları canlandırmaya yönelik açıkladığı KDV indirimine ilişkin Bakanlar Kurulu kararı, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi. İnşaat, mobilya ve bilgisayar gibi ürünlerden alınan KDV, belirli süreyle yüzde 18'den, yüzde 8'e indirildi. 25 Mart tarihinden geçerli olmak üzere yapılan düzenlemeyle, inşaat sektöründe talebin canlandırılmasına ve stokların eritilmesine yönelik bina ve bağımsız bölüm şeklindeki iş yerlerinin satışından alınan KDV, 3 ay süreyle yüzde 8'e, mobilya sektöründe her türlü ev ve ofis mobilyalarında alınan yüzde 18 KDV, 3 ay süreyle yüzde 8'e, bilgisayar, bilişim ve büro makinelerinden alınan yüzde 18 KDV oranı da yine 3 ay süreyle yüzde 8'e indirildi. Bu arada, tapu harcı da, binde 15'ten binde 5'e düşürüldü. Buna göre, konut, iş yeri ve diğer gayrimenkullerin satışında alıcı ve satıcının her birinde ayrı ayrı binde 15 olarak alınan tapu harcı, 3 ay süreyle binde 5'e indirildi.

ÇAKMA OBAMA, İŞSİZ BANKACI!

Garanti Bankası'nın Obama'lı reklamında oynayan Michael Lamar, işsiz bir bankacı. Michael Lamar, San Francisco doğumlu, 45 yaşında ve bir cast ajansında 'Obama benzeri' olarak çalışıyor. Tabii kariyeri de hızla yükseliyor. Zira Lamar'a dünyanın dört bir yanından reklam çekimlerinde, etkinliklerde ve organizasyonlarda ABD Başkanı rolünü canlandırması için teklif yağıyor. ABD'den ulaşıp özel bir röportaj gerçekleştirdiğimiz 'Çakma Obama' Michael Lamar bu benzerlikle hayatının nasıl değiştiğini AKŞAM'a verdiği röportajda anlattı. Lamar, "Seçimler sırasında bankada hala çalışıyordum. Sonra kriz sebebiyle işten çıkarmalar olduğunda ben de işsiz kaldım. Ocak 2008'den önce Barack Obama'nın kim olduğu konusunda hiçbir fikrim yoktu. Politikayla ilgilenen bir insan değilim. 2008'in başlarında ailemin fertleri Obama'ya benzediğimi söylemeye başladı. Sonra aynı şeyi iş arkadaşlarım, dostlarım birer ikişer dile getirmeye girişti. Sonunda 2008'in Ağustos başında Los Angeles'taki Dan Gore cast ajansına fotoğraflarımı yollayıp başvuruda bulundum. Ağustos sonunda Dan beni işe almıştı!" diyor.
Mine AKVERDİ- AKŞAM GAZETESİ

FENERBAHÇE GÜLDÜRDÜ, BEŞİKTAŞ ÜZDÜ

Borsada işlem gören spor kulüpleri arasında yatırımcısına en fazla getiriyi sağlayan klüp Fenerbahçe Sportif oldu. Fenerbahçe getiri hesaplanan 59 ay için yıllık ortalama yüzde 42.07 getiri sağladı. Galatasaray Sportif ise getiri hesaplanan 83 ay için yıllık ortalama yüzde 23.04, Trabzonspor Sportif ise getiri hesaplanan 45 ay için yıllık ortalama yüzde 18.40 getiri elde etti. Beşiktaş Futbol Yatırımları ise getiri hesaplanan 83 ay için yatırımcısına yıllık ortalama yüzde 10.45 kaybettirdi.

SOROS: G20 ZİRVESİ SON ŞANS

Amerikalı ünlü finans spekülatörü George Soros, 2 Nisan'da Londra'da yapılacak olan G20 zirvesinin küresel ekonomik sistem için son şans olduğunu savundu. George Soros, Times gazetesinde yayımlanan demecinde, küresel sistemin önemli bir sınavla karşı karşıya kaldığını belirterek, G20 zirvesinde, mevcut görüş ayrılıklarının giderilerek ortak bir yol bulunmaması halinde küresel bir çöküş yaşanabileceği uyarısında bulundu. Küresel sistemin düzelmesi için eski haline geri getirme girişimlerinin doğru olmayacağının altını çizen Soros, mutlaka reform yapılması gerektiğini belirtti. Soros, acil önlemlerin alınması halinde bile durgunluğun uzun süreceğini, önlemin alınmaması halinde ise küresel çöküş yaşanabileceğine dikkat çekti.

BORSADA HANGİ SEKTÖRLER CAZİP?

Uzun vadeli yatırımı düşünenler için yavaş yavaş borsada alıma geçme zamanı. Ancak yıl içerisinde dalgalanmalara, ani iniş çıkışlara da hazırlıklı olun. Mutlaka borsaya yatıracağınız para uzun vadede gereksinim duymayacağınız bir birikim olmalı. Hangi sektörlerde yatırım potansiyeli olduğuna gelince, borsa çevrelerinin önerisi özellikle temüttü verimliliği yüksek şirketler. Gıda perakendeciliği, enerji, telekom gibi sektörlere yatırımı düşünebilirsiniz. Hisse fiyatlarının çok düştüğü otomotiv, bankacılık, dayanıklı tüketim ve bazı çimento hisselerine de bakmakta yarar var. Bunlar içerisinde mali yapısı güçlü, yönetimine güven duyulan şirketler arasından seçim yapın. Tabii ki, eğer riski seviyor ve uzun vadeli bir yatırım düşünüyorsanız mutlaka profesyonel bir yatırım danışmanına başvurun ve onun önerilerini de dikkate alarak bir karar verin.

GEÇEN HAFTANIN YATIRIM ŞAMPİYONU KİM?

Uzun zamandır inişli çıkışlı bir seyir izleyen borsa geçen haftanın en fazla kazandıran yatırım aracı oldu. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) işlem gören hisse senetleri, haftalık bazda, ortalama yüzde 6,90 değer kazandı. Haftalık bazda 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı yüzde 3,32, Cumhuriyet Altının gram satış fiyatı da yüzde 3,21 düştü. Önceki hafta sonu 51,25 lira olan 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı 49,55 liradan, 343,00 lira olan Cumhuriyet Altınının satış fiyatı da 332,00 liradan haftayı tamamladı. Kapanışta bugün, Amerikan Dolarının satış fiyatı haftalık bazda yüzde 0,95, euronun satış fiyatı yüzde 2,67 geriledi. Doların kapanıştaki satışı 1,67 lira, euronun satış fiyatı da 2,22 lira oldu. İMKB Tahvil ve Bono Piyasasında, ağırlıklı ortalamalara göre çeşitli vadelerdeki bono ve tahvillerin haftalık net getirileri ise yüzde 0,17 ile yüzde 0,26 arasında gerçekleşti. Önde gelen ve değerlendirmeye alınan 10 kamu ve özel bankanın faiz oranlarına bakıldığında, mevduat faizinin haftalık net getirisi, bir aylık mevduatta yüzde 0,25'i buldu.Önceki hafta sonunda ortalama faizleri yüzde 11,5 dolayında olan haftalık reponun net getirisi ise yüzde 0,20 oldu.
Kaynak: finansgundem.com

BORCUNU ZAMANINDA ÖDE FAİZİNİ GERİ AL

Kamu bankalarından sonra özel bankalar da piyasaları canlandırmak amacıyla bireysel kredilere yönelik yeni paketler açıklamaya başladı. HSBC, bireysel kredilere yönelik üç ayrı kampanyaya birden başlarken, ING Bank da, otomotiv sektörüne destek olmak amacıyla taşıt kredilerinde faizi üç aylığına sabitledi. HSBC, ihtiyaç kredisi borcunu düzenli ödeyenlere '0' faizli kredi imkanı sunarken, taşıt kredisinde de avantajlı faiz oranları verdiğini açıkladı. Aylık yüzde 1.99 faiz oranın geçerli olduğu kampanyada, banka müşterileri 6-12 ay vadede kullanılan kredilerde ödedikleri faizin tamamını, 13-18 ay vadeli kredilerde yüzde 75'ini, 19-24 ay vadede ise yarısını geri alacak. HSBC'nin 15 Haziran 2009 tarihine kadar sürecek taşıt kredisi kampanyası kapsamında ise aylık 1.49 faiz oranı ile taşıt kredisi kullanılabilecek. Üçüncü kampanya ise kira ödemesini HSBC'ye veren müşterilere yönelik. HSBC Bireysel Pazarlama Grup Başkanı Mehmet Sindel, faiz oranlarında son dönemde yaşanan düşüş ve açıklanan önlem paketlerinin piyasada canlanmaya neden olduğunu belirterek, 'Bu doğrultuda, HSBC olarak başlattığımız çeşitli bireysel kredi kampanyaları ile tüketicilere ihtiyaçlarını daha fazla ertelememeleri için fırsatlar sunuyoruz' dedi.
Kaynak: AKŞAM GAZETESİ

EN UCUZ TAŞIT KREDİSİ HANGİ BANKADA?

Banka kredisiyle otomobil almayı düşünenler için şu an en uygun faiz Ziraat Bankası'nda görünüyor. 13 ay ile 24 ay vadeli taşıt kredisinin faizi Ziraat'te aylık yüzde 1.29. Halkbank'da bu oran yüzde 1.45, ING Bank'da ise 18 aya kadar vadeli kredinin aylık faizi 1.49. Eğer 18 ayın üzerinde vade yapacaksanız aylık faiz oranı yüzde 1.54. Ancak kredi alırken tek belirleyici olan faiz değil. Dosya masrafı, komisyon gibi kalemlere de bakmakta fayda var. Bazen astarı yüzünden pahalıya gelebiliyor! Hatta bu konuda internet üzerinden tüketiciye yol gösteren siteler de var. kredix.net adlı web adresinden, satın almayı düşündüğünüz otomobilin özelliklerine göre en uygun kredi seçeneklerini bulabilirsiniz.

OTOMOBİL UÇAR GİDER!

Mevduat faizleri bazı bankalarda tek haneli rakamlara gerilerken, faiz getirisinden tatmin olmayanlar da bankadan parasını çekip soluğu otomotiv bayilerinde alıyor. '"Hazır ÖTV indirimi varken, bankada duracağına bari otomobil alayım" diyenler çoğunlukta. Çünkü bankacılık çevrelerinden aldığımız bilgilere göre, satılan otomobillerin yüzde 75'i nakit peşin parayla, geri kalanı banka kredisi ile alınmış. Bankacılık sektöründeki son üç günlük toplam mevduat ve fon hacmine baktığımızda da bu açıkça görülüyor. Neredeyse 2 milyar liraya yakın bir çıkış var.

BRÜT FAİZİN NETİ NASIL HESAPLANIR?

Bu blogda finansla ilgili günlük hayatınızda işinize yarayacak bazı bilgilere de zaman zaman yer vereceğim. İşte her zaman işinize yarayacak küçük bir bilgi: Diyelim ki, A bankasına paranızı yatıracaksınız, ama elinize geçecek faiz gelirinin vergisi düşüldükten sonra netini bilmiyorsunuz. Hesaplaması çok basit, bankanın ilan ettiği brüt faiz oranını 0.85 ile çarpmanız yeterli. Örneğin, bankanız aylık mevduata yüzde 12 faiz veriyor, 0.85 ile çarparsanız neti 10.2'ye geliyor. Daha sonra bu oranı önce 12'ye bölüp, sonra çıkan rakamı yatıracağınız para miktarı ile çarparsanız, bir ay sonunda elinize geçecek faiz gelirini hesaplamış olursunuz.

PARAMI NEREYE YATIRAYIM?

Merkez Bankası, küresel krizle birlikte dünya çapında uygulanan 'sıfır faiz' politikasını, gecelik faizlerde yaptığı hızlı hamlelerle izlerken, mevduatta artık 'tatlı kazanç' dönemi sona erdi. TL faizin cazibesini kaybetmesine rağmen küresel piyasalardaki dalgalanmalar nedeniyle seçeneklerin de sınırlı olduğu bugünkü koşullarda yatırımcıların kafası karışık. Şu sıralar kıyıda köşede birikimi olanlar, "Acaba para mı nereye yatırsam?" sorusunu sıkça sorar oldu. Biz de bu soruyu, uzmanlara yönelttik. Yatırımcıları, 'riski seven veya sevmeyen' diye ikiye ayıran yetkililer, yatırım yapılacak enstrümanın vadeye göre değişebileceğini belirtiyor. Uzmanlara göre, kısa vadede; riske duyarlı olanlar için yüzde 5'lik yılsonu enflasyon beklentisi dikkate alınırsa mevduat, likit fon cazip. Riski sevenlere üçte iki TL, üçte bir döviz seçeneği sunulurken, uzun vadede altın ve hisse senedi favori. Bu arada seçim sonrası IMF anlaşmasının imzalanması halinde yurtdışından kaynak girişinin hızlanacağı, euro-dolar paritesinin de 1.40'lı seviyelere geleceği beklentisiyle doların iç piyasada 1.50'ye kadar gerileyeceği tahmin ediliyor. Bu tahmine dayanarak 'uzun vadede sabit getirili enstrümanlardan şaşmayın' diyenler de var.

Kaynak: Ayfer Arslan-AKŞAM Gazetesi

FİNANS CADDESİ AÇILDI!

Finansın kalbi artık Finans Caddesi'nde atacak. Borsa düşecek mi? Dolar daha yükselecek mi? Hangi bankadan otomotiv kredisi kullanmalıyım? Petrol fiyatları artar mı? Eleman alımı yapacak banka hangisi? Kısaca finansa ve hayata dair ne varsa, artık hepsi bu blog'da! Finans Caddesi'nde gezmeye devam edin...